Konuşmacı Ajansı » KOÇLUK HİZMETLERİ » Koçlukta Kullandığımız Teknikler
- Grup, dış dünyanın küçük bir örneği olarak görülür. Bu nedenle, öğrenme için bir laboratuvar olur.
- Grup koçluğu uzmanlığı ile güvenli bir alan oluşturarak, yeni davranışların deneyimlenmesine imkan verir.
- Bilginin, grup üyelerinde varolduğu düşünülür ve sorularla dile gelmesine yardımcı olunur.
- Grup etkileşimi kullanılarak üyelerin birbirine yapıcı geribildirimde bulunması sağlanır.
- Birey ve grup olarak iki ayrı seviyede çalışılarak, sistem ve birey dinamikleriyle ilgili farkındalık kazandırılır.
- Grup ortamı, duygu ve düşüncelerin ifade bulmasına imkan verdiğinden, süreç içinde grup üyeleri arasında bağlılık ve grubun bütününe aidiyet gelişir.
- “Burada ve şimdi” yaşananlara odaklanarak ve kişisel farkındalığı kullanarak kişisel öğrenmeye imkan verir.
- Sistemik yaklaşımı ile bireyin çevresi ile olan etkileşimi organize etmesine imkan verecek yöntemler sunar.
- “Experiment” yöntemi ile kişiye farklı yaklaşımları deneyimleme imkanı verir.
- Kişisel dirençlerin neye hizmet ettiği araştırılarak kişiye farkındalık kazandırılır.
- Değişim kolaylaştırılır.
- Kişinin gelişiminde, içerik kadar sürece de dikkat çekilir. Böylece kişinin bir alanda kazandığı becerileri hayatının diğer alanlarına da uygulayabilmesine zemin hazırlanır.
- Resim, drama gibi etkinlikleri kullanarak imgesel düşünmeye imkan verir.
- Dile gelemeyenin ifade bulmasına yardımcı olur.
- Yaratım sürecinde içsel enerjinin dışa vurulması için imkan verdiğinden, içsel dinamiklerin anlaşılmasına olanak verir.
- Sanatın sunduğu “oyun alanı” aracılığıyla öğrenme ve değişim kolaylaşır.
- Kişinin, içindeki farklı ve çoğu zaman birbiriyle çelişen sesleri fark ederek dinlemesini ve böylece bilinçli seçimler yapmasını sağlar.
- Sözlü iletişim kadar karşıya aktarılan enerji ve bedensel iletişim ile ilgili farkındalık kazandırır.
- Kişi, içindeki farklı seslerin farklı duruşlarını bizzat deneyimleyerek, değişik durum ve ortamlarda duruşunu ayarlamayı öğrenir.
- Daha önce kurulmuş sistemlerin (aile, takım, kurumsal organizasyon vb.) bilinçdışı dinamiklerinin, kuşaklar arası miras bırakıldığı tezine dayanır. Kurum kültürü, çalışanları bu şekilde etkiler.
- Sistemler, hayatta kalmak için, kendi dinamiklerini oluştururlar. İyi işleyen sistemler, hiyerarşik yapının önemsendiği ve hiyerarşik sorumlulukların yerine getirildiği yapılardır.
- Şartlar değiştiğinde, günün koşulları ve hedeflerine uymayan dinamiklerin değiştirilmesi, hayatta kalma ilkesinin bir gereğidir. Güne adapte olan sistem hayatta kalır. Öte yandan, bazı dinamiklerin de her koşulda sistemde korunması gerekir. Hiyerarşi de bunlardan bir tanesidir.
- Aile ve Sistem Dizimi’nde; sisteme ait tüm oyuncuların temsilen yer aldığı bir sahne kurulur. Bu sahnede sistemin dinamikleri görünür olur.
- Böylece kişilere sistemin bilinçdışı dinamikleriyle ilgili farkındalık kazandırılır. Ardından, hiyerarşik düzenin gereklerinin yerine getirilmesi sağlanır.
- Bu şekilde, sisteme ait bilinçdışı dinamiklerin kişi üzerindeki kısıtlayıcı etkisi hafifler. Böylece kişi, proaktif olmak için imkan bulur. Proaktif kişi, sistemi günün gereklerine uyacak şekilde değiştirebilir.